Eurovision 2012 Kim Kazandı?
Şimdi bazıları diyebilir, hoca işin mi yok, kim kazandı ise kazandı… Gençler kendi aralarında toplanıp şarkı söylüyorlar, sonra da uydurmasyon bir derecelendirme yapılıyor ve sonunda sonuçtan herkes memnun kalmıyor; kazanandan başka…
Ama gördüğüm kadarıyla Can Bonomo alınan sonuçtan mutlu ,7. ci olmak bizim için iyi bir sonuçtur, diyor… Haklıdır. Bu yarışmada 46 kocaman ülke bulunduğu düşünülürse, 7.cilik çok iyi bir sonuç.
Her şeyden önce bu konuda, TRT’yi kutlamak gerekir.. Hiç adı sanı işitilmeyen Can Bonomo gibi bir yıldızı bulup, yücelttiler ve yarışmaya soktular. Can Bonomo belli ki işini çok seven dört dörtlük bir müzisyen. Ve seyrettiğim kadarıyla, Azerbaycan- Bakü’da son derece profesyonelce davranmış, şarkıyı gayet güzel seslendirmiş; ve salonu kazanmıştır. Ama iş salonla bitmiyor ki… Bu gibi yarışmaların her zaman bir toplumsal ve politik çevresi var… Şarkıları kazandıran veya kaybettiren işte ikili ilişkiler… İşin doğrusu, yalınız kalan, sevilmeyen ülkeler fena halde kaybediyor. Tabii, şarkının güzelliği ve onu dile getiren dilberlerin dilberliği de iş yapıyor; ne diye inkar edelim… Bakın Yunanistan’ın, ve Güney Kıbrıs’ın şarkılarına ve şarkıcılarına; bayağı pornografik ve anlamsal bağlamları ve hareketler çizgi dışı… Kayıp mı ettiler? Yoo… Bakın sonuçlara.
Ama Fas asıllı İsveç’li şarkıcı kazandı… hemen ona da bir şey bulaştırdılar. İsveçli şarkıcı Loreen "Euphoria" adlı şarkısıyla 13 yıl aradan sonra İsveçlilere yeniden birincilik heyecanını tattırırken; bizim kamuoyu hemen, İsveç’li şarkıcının, bir Türk şarkıcının “korist”i olduğu haberini yaydılar… ne kadar doğru bilemiyorum ama ben kutluyorum. Gerçekten, şarkıcının ve şarkının bir “hava”sı vardı ve herkese dinlettirdi.
Ama ben, Allah bilir, Rus yaşlı kadın şarkıcıların birinci olmasını arzu ediyordum ve bekliyordum… İkinci oldular; sonuca çok yaklaştılar ama alamadılar. Aslında oy verenlerde biraz insaf olsaydı onları birinci yaparlardı… Hem çok başarılı idiler; hem de Eurovision tarihinde bir ilki gerçekleştirmişlerdi. Belki bundan sonra daha uzun yıllar boyunca böyle bir şey olmaz. Yazık oldu, güzelim Rus Yaşlı Şarkıcılara… Benim gönlümde onlar birinci, Can Bonomo ikinci… Ne yapayım, benim doğrularım bunu söylüyor…
Şarkıların derecelendirilmesi işi ise, ne kadar sağlıklı her zaman sorgulanıyor. Şimdiye kadar çeşitli yollar denendi. En son uygulanan, ulusal jürilere sormak, ona göre puvanları toplamak işlemi de gördüğünüz gibi yine taraflı, yine istenmeyen bir karara dönüştü. Oy verme işlemi, belli ki, fena halde, siyasi ve ticari; diğer yandan ikili ilişkilere dayanan bir aldatmacaya dönüştü. Bu herkesin içinde oynanan oyun, gülümsenerek izleniyor… Ve durmadan iyi ilişkiler babında komşular birbirine göz kırpıyor ve birbirlerini gözetiyorlar. Şimdi burada Türkiye’nin durumunu gözetecek olursak…
Türkiye’nin giderek dış ilişkilerinde yalnız kaldığı bu sefer ki Eurovision gösterisinde de anlaşıldı. Birbirimize tam puvan verdiğimiz iki ülke kalmış; Azerbaycan bize 12 puan veriyor; biz de Azerbaycan’a… Ya öteki Balkan ülkeleri… Eskiden onlardan da çok iyi puvanlar aldığımız görülmüştür. Türkiye’nin giderek yalnızlaştığı görülmüyor mu? Bu Şarkı Yarışması bile, Dış Politikamızın, bizi tutan ülkelerin, eskisi kadar yakın olmadığını göstermiştir.
Eurovision’da bu şekilde komşu ülkelerin birbirlerine al gülüm, ver gülüm şeklinde puan vermeleri bir rezalettir. Yani bu değerlendirme biçimini giderek geçersiz hale getirmiştir. Ne kadar çok komşun varsa, komşularınla ne kadar iyi ilişkilerin varsa al sana o kadar puan…
Ama bu durum belki de ilerde ülkeleri birbirleriyle ilişkilerinde daha dikkatli olamaya itecektir. “Falan komşumla ilişkilerimi geliştirmeliyim, yoksa Eurovision’da bana oy vermez..!” hah..ha haha.. Keşke Bu yarışmanın böyle bir işlevi olsa! Nerede… O zaman bütün ülkeler el ele, Nereye ? Haydi kardeş Eurovision’a oy vermeye… Ah, keşke…
Benim kafa zaman zaman garip çalışır. Aslında , bu tip yarışmaları Diğer Kıta’lar da yapmalı (Yapıp yapmadıklarını bilmiyorum…) Sözgelimi, Afrika Birincisi ; Amerika Kıtası Birincisi; Asya Birincisi… seçilsin… Sonra da Dünya Şarkı Birincisi… niye yapmıyorlar ki… Zor mu?) Neyse, ben söylediğime göre herhalde, o da yakında gerçekleşir.
Can’ı kutlarım… Gerçekten çok iyi bir sonuç aldı. Çok iyi bir şarkıcı. Meslek hayatında başarılar dilerim. Biraz dışarıya çıkıp, dolaşsa iyi olur… Oy aldığı kadar hava da alır!
Eurovision 2012 Sonuçları Şöyle;
Bunada şükür diyelim.
Ama gördüğüm kadarıyla Can Bonomo alınan sonuçtan mutlu ,7. ci olmak bizim için iyi bir sonuçtur, diyor… Haklıdır. Bu yarışmada 46 kocaman ülke bulunduğu düşünülürse, 7.cilik çok iyi bir sonuç.
Her şeyden önce bu konuda, TRT’yi kutlamak gerekir.. Hiç adı sanı işitilmeyen Can Bonomo gibi bir yıldızı bulup, yücelttiler ve yarışmaya soktular. Can Bonomo belli ki işini çok seven dört dörtlük bir müzisyen. Ve seyrettiğim kadarıyla, Azerbaycan- Bakü’da son derece profesyonelce davranmış, şarkıyı gayet güzel seslendirmiş; ve salonu kazanmıştır. Ama iş salonla bitmiyor ki… Bu gibi yarışmaların her zaman bir toplumsal ve politik çevresi var… Şarkıları kazandıran veya kaybettiren işte ikili ilişkiler… İşin doğrusu, yalınız kalan, sevilmeyen ülkeler fena halde kaybediyor. Tabii, şarkının güzelliği ve onu dile getiren dilberlerin dilberliği de iş yapıyor; ne diye inkar edelim… Bakın Yunanistan’ın, ve Güney Kıbrıs’ın şarkılarına ve şarkıcılarına; bayağı pornografik ve anlamsal bağlamları ve hareketler çizgi dışı… Kayıp mı ettiler? Yoo… Bakın sonuçlara.
Ama Fas asıllı İsveç’li şarkıcı kazandı… hemen ona da bir şey bulaştırdılar. İsveçli şarkıcı Loreen "Euphoria" adlı şarkısıyla 13 yıl aradan sonra İsveçlilere yeniden birincilik heyecanını tattırırken; bizim kamuoyu hemen, İsveç’li şarkıcının, bir Türk şarkıcının “korist”i olduğu haberini yaydılar… ne kadar doğru bilemiyorum ama ben kutluyorum. Gerçekten, şarkıcının ve şarkının bir “hava”sı vardı ve herkese dinlettirdi.
Ama ben, Allah bilir, Rus yaşlı kadın şarkıcıların birinci olmasını arzu ediyordum ve bekliyordum… İkinci oldular; sonuca çok yaklaştılar ama alamadılar. Aslında oy verenlerde biraz insaf olsaydı onları birinci yaparlardı… Hem çok başarılı idiler; hem de Eurovision tarihinde bir ilki gerçekleştirmişlerdi. Belki bundan sonra daha uzun yıllar boyunca böyle bir şey olmaz. Yazık oldu, güzelim Rus Yaşlı Şarkıcılara… Benim gönlümde onlar birinci, Can Bonomo ikinci… Ne yapayım, benim doğrularım bunu söylüyor…
Şarkıların derecelendirilmesi işi ise, ne kadar sağlıklı her zaman sorgulanıyor. Şimdiye kadar çeşitli yollar denendi. En son uygulanan, ulusal jürilere sormak, ona göre puvanları toplamak işlemi de gördüğünüz gibi yine taraflı, yine istenmeyen bir karara dönüştü. Oy verme işlemi, belli ki, fena halde, siyasi ve ticari; diğer yandan ikili ilişkilere dayanan bir aldatmacaya dönüştü. Bu herkesin içinde oynanan oyun, gülümsenerek izleniyor… Ve durmadan iyi ilişkiler babında komşular birbirine göz kırpıyor ve birbirlerini gözetiyorlar. Şimdi burada Türkiye’nin durumunu gözetecek olursak…
Türkiye’nin giderek dış ilişkilerinde yalnız kaldığı bu sefer ki Eurovision gösterisinde de anlaşıldı. Birbirimize tam puvan verdiğimiz iki ülke kalmış; Azerbaycan bize 12 puan veriyor; biz de Azerbaycan’a… Ya öteki Balkan ülkeleri… Eskiden onlardan da çok iyi puvanlar aldığımız görülmüştür. Türkiye’nin giderek yalnızlaştığı görülmüyor mu? Bu Şarkı Yarışması bile, Dış Politikamızın, bizi tutan ülkelerin, eskisi kadar yakın olmadığını göstermiştir.
Eurovision’da bu şekilde komşu ülkelerin birbirlerine al gülüm, ver gülüm şeklinde puan vermeleri bir rezalettir. Yani bu değerlendirme biçimini giderek geçersiz hale getirmiştir. Ne kadar çok komşun varsa, komşularınla ne kadar iyi ilişkilerin varsa al sana o kadar puan…
Ama bu durum belki de ilerde ülkeleri birbirleriyle ilişkilerinde daha dikkatli olamaya itecektir. “Falan komşumla ilişkilerimi geliştirmeliyim, yoksa Eurovision’da bana oy vermez..!” hah..ha haha.. Keşke Bu yarışmanın böyle bir işlevi olsa! Nerede… O zaman bütün ülkeler el ele, Nereye ? Haydi kardeş Eurovision’a oy vermeye… Ah, keşke…
Benim kafa zaman zaman garip çalışır. Aslında , bu tip yarışmaları Diğer Kıta’lar da yapmalı (Yapıp yapmadıklarını bilmiyorum…) Sözgelimi, Afrika Birincisi ; Amerika Kıtası Birincisi; Asya Birincisi… seçilsin… Sonra da Dünya Şarkı Birincisi… niye yapmıyorlar ki… Zor mu?) Neyse, ben söylediğime göre herhalde, o da yakında gerçekleşir.
Can’ı kutlarım… Gerçekten çok iyi bir sonuç aldı. Çok iyi bir şarkıcı. Meslek hayatında başarılar dilerim. Biraz dışarıya çıkıp, dolaşsa iyi olur… Oy aldığı kadar hava da alır!
Eurovision 2012 Sonuçları Şöyle;
Bunada şükür diyelim.
Eurovision 2012 Kim Kazandı?
Reviewed by Admin
on
18:00
Rating:
karşılıksız bilgi dağıtan insanlar candır, sende cansın doğan abi
YanıtlaSil